Losers – Bölüm 5 “ Lost in the Desert” İncelemesi

03.07.2024
741

Bu bölümde Sahra Çölü’nde kaybolan bir eski bir İtalyan polis ve yarı zamanlı olimpiyat pentatlonu izliyoruz. Mauro Prosperi’nin çölde kayboluşu, Sahra’ya gitmeden öncesinde ailesiyle olan ilişkilerini eşinin ağzından dinliyoruz.

Mauro, hayatı risk alarak yaşamayı seven, eşinin yüklerini görmezden gelen, ilişkisindeki sorunlarının önemine hakim olamamış bir atlet. Mauro’nun eşi, Mauro’nun ailesinin baskısı sebebiyle evlendiğini düşünüyordu. Evlilik gibi ciddi sorumluluklar getiren ve hayatta yeni durumlar ortaya çıkaran bir değişime pek uygun birisi olmadığı fikrindeydi eşi.

Bencil bir yapıya sahipti. Önceliği, diğer insanların önceliğinden daha önemliydi. Bu da onu yeterince bencil kılıyordu.

Sultan Sahra Maratonu, Fas’ta her yıl düzenlenen beş aşamalı bir yarıştır. Dünya’nın en zor koşu yarışı olarak bilinir. Çünkü geçmeniz gereken aşırı zor araziler bulunur. Bir sürü dağ, devasa kum tepeleri ve yüksek sıcaklıklar burayı geçilmez kılmak için zorlukları barındırmaya ant içmiş gibilerdir. Beş zorlu gün içinde kat edilmesi gereken yaklaşık 240 kilometrelik bir rotaya sahiptir.

 

 

Peki, insanlar neden bu yarışa katılıyor? Onların motivasyon kaynağı ne? Onları burada tutan ve bir kez tamamlasalar bile her yıl buraya iten güç ne?

Mauro’nun eski bir polis olduğundan bahsetmiştik. Belki polislik hayatı boyunca, baş etmekte zorlandığı bazı durumlarla karşılaşmıştı. Bunlardan kaçmak veya kendisinin yapabileceklerinin zirvesini görmek için böyle bir yarışa dahil olmuş olabilirdi. İçindeki gerçek kişiyi ve onun neler yapabileceğini görmek istemiş olabilirdi.
Arkadaşının teklifi üzerine yarışa kaydoldu. Giovanni’nin Mauro’yu seçme sebebi onun fiziksel ve zihinsel olarak bunun altından kalkabileceği fikriydi. Yanında güçlü bir yol arkadaşı istiyordu. Kayıt sırasında yarışma esnasında ölüm durumunda cesedin nereye gönderileceğine dair bir madde bulunuyordu. Buna rağmen arkasına bakmadan yarışa katılmayı kabul etmişti bile. Ailesinin fikrini bile almadan.

Zaten kararını vermişti, gidecekti. Yıllar sonra bunun bencillik olduğunu kabul etse de…

Fakat bu zorlukların içine yeni şeyler katıldı. Rüzgarın etkisiyle Mauro koskoca çölde rotasını kaybetmişti. Geceyi tulumunun içinde geçirmeye karar verdi. Fakat çölde kimseyi görmüyordu. Etrafta kimse yoktu. Kum fırtınası da rota üzerindeki işaretleri gizlemişti. Mauro ortalıkta gözükmeyince organizasyon onu aramaya başladı fakat boş döndüler. Mauro hala çölde yalnızdı. Umudu o anlarda tükenmeye başladı.
Mauro uzun bir süredir ortalıkta yoktu. Artık onun ölmüş olabileceğini düşünüyorlardı. Hayatta kalabilmek için idrarını içmeye başlamıştı. İradesi zaman geçtikçe kırılıyordu. Bundan sonraki adımının ne olacağını düşündükçe kendisini çaresiz hissediyordu. İlerledikçe bulduğu bir türbeye girdi ve büyük bir kırılma anı burada başladı. Oradaki yarasaları yakalayıp yemeye başladı. Hem de 20 tanesi kadarını. Meyve suyu içer gibi içine çekiyordu. Afiyet olsun. Hayatta kalmaya çalışan insanın bunu nasıl becerebildiği ikinci planda kalmalıdır. Yarasaları gömerken bir ateş yakmak istedi. Sahip olduğu her şeyi ateşe verdi ve kurtulmayı umdu fakat kum fırtınası planlarını yine alt üst etmişti. Hem sahip olduğu ekipmanları kaybetmişti hem de kurtulma umudunu yitirmişti. İçeri girip bunu sonlandırmak istedi. Artık bununla baş edemiyordu ve hayatın kendisi için bittiğini düşünüyordu. Gitmeden önce veda etmek istediği birileri vardı: Sorumsuzca bırakıp geldiği eşi ve çocukları. Onlar için yazı yazdı.

Artık gitme vaktiydi. Acısız bir şekilde ölmeyi umarak bileklerini kesti ve ölümüne ulaşmak için uykuya daldı.

İstediği olmadı. Ölememişti. Öyleyse hala yaşayacak günlerinin olduğunu düşünüp tekrar yola koyuldu. Onu diğer insanlardan ayıran şey, yediği darbelere rağmen ayakta kalabilecek gücü kendisinde bulabilmesiydi. Ardından çölde ilerlerken askerler onu teslim aldı. İlk kez korkuyu o anda hissettiğini söylüyor. Belki orada ölecekti. Çölde geçen 9 günün ardından yürüyerek Cezayir’e kadar ulaşmıştı. Kum fırtınası hayatının da savrulmasına neden oldu. Döndükten sonra eşiyle farklı beklentilere sahip olduklarından ayrılık kararı aldılar. Onun dünyası eşininkiyle uyuşmuyordu.
Yarışa 6 kez daha katıldı. Amacı kazanmak veya kaybetmek olmadı. Kendisinin yapabileceklerini görmek için o dünyaya ilgi duyuyordu. Çölde yalnız başına olmak, zorlu şartlarla mücadele etmek onun hoşuna gidiyordu. Bu güdüsünü engelleyemiyordu.

 

 

 

 

 

 

 

Whatsapp
Psikolojik danışman Mehmet SEFİL
Psikolojik danışman Mehmet SEFİL
Merhaba!
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
1